Moskova

Moskova

8 Mart 2018 Perşembe

Lermontov’un paradoksu ve Çarlık Rusya’sında düello gerçeği



Samih Güven





Çıkarıp ilk çelengi alnından
Dikenli ve defneden bir çelenk taktılar ona,
Ve gizli iğneler dalların altından
Battılar şanlı alnına.
Ve ağulandı son anları da
Sinsi fısıltısıyla alaycı cahillerin.
Ve öldü o-boşuna bir intikam susuzluğuyla-
Ve gizli üzgüsüyle kırılmış ümitlerin.

Bu dizeler ünlü Rus yazar ve şair Mihail Lermontov’a ait. Son derece güzel çeviriyi ise Ataol Behramoğlu yapmış. Lermontov (1814-1841) Puşkin sonrası Rusya’nın ümit vaat eden en önemli şairlerinden. Güçlü şiirleri yanı sıra “Günümüzden Bir Kahraman” adlı kitabı da önemli. Öykü, roman ve oyun yazarı da olan şair, Puşkin’in 1837 yılında bir düelloda ölmesi sonucunda çok üzülür ve bu şiiri yazar. Bir cinayet olarak gördüğü olaya büyük tepki duyar ve düellolar konusunda mahkeme aristokrasisi ve çarlık rejimini suçlar.

Zamanın hapsedici bir ruhu vardır bazen. Sonradan bakanlar anlayamaz belki ama bu ruh öylesine kuşatıcıdır ki herkesi kurbanı haline getirir. İşte bazen bu üzücü tekil olayları yargılamak yerine o ruhu yaratan koşulları hedef almak daha mantıklıdır.

Malum düello kelimesi birbirine düşman ya da hakaret etmiş iki kişinin, tanıklar önünde ve belli kurallara göre yaptığı silahlı dövüş anlamına geliyor. Bu gelenek Avrupa’da uzun süre varlığını sürdürmüştür. Neyse ki aydınlanma döneminde büyük eleştiriler almış ve yasaklanmıştır.

Rusya’da ise 17. yüzyılda başlamış ve özellikle 19. yüzyılda Rus soylularının ve hatta yazarların hayatına büyük etkileri olmuş.

Özünde olan şu: Hakarete uğrayan biri onurunu ölümü göze alarak savunmakta. Fakat örneğin Puşkin’in bir düelloda ölmesi büyük bir kayıp. Tolstoy ise Turgenyev’i düelloya davet etmiş, neyse ki Turgenyev’in karşı çıkması sonrasında olay önlenmiş.

Lermontov bu geleneğe son derece karşı çıkmış. Puşkin’in ölümünü bir cinayet olarak görmüş. Bu olayın yasaklanması ve gerekli yaptırımların uygulanması için çarlık rejimini eleştirmiş.

Fakat ilginç olan şu ki, Lermontov bu kadar tepki duymasına rağmen 1841 yılında bir yolculuk sırasında Piyatigorsk şehrinde, yeni tanıştığı bir gençle düello yapmak durumunda kalmış ve 27 yaşında hayata veda etmiş.

Lermontov yaptığı çalışmalarla Rus şiirine güçlü ve entelektüel bir nefes getirmiş. Dramatik kompozisyonları tiyatro sanatının gelişiminde önemli rol oynamış ve şairin hayatı birçok roman, şiir, oyun ve filme konu olmuş.

Lermontov’un, bu beklenmedik sonla karşılaşmasaydı son derece büyük eserler bırakacak kadar yetenekli bir şair ve yazar olduğu söylenmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder